Memur ve emekli maaşlarına yönelik yapılan zamların yetersiz olduğu, 2024 yılının başlarında gündemin önemli konularından biri haline geldi. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın, maaş zamlarına ilişkin yapmış olduğu açıklamalar, bu konunun sadece ekonomik bir mesele olmadığını, aynı zamanda sosyal adalet ve çalışma hayatındaki dengeleri de etkilediğini gösteriyor.
Memur ve emekli maaşlarının hesaplanmasında kullanılan altı aylık enflasyon rakamları sonucunda, maaş zam oranı %49,25 olarak belirlendi. Ancak Yalçın, bu oranın yetersiz olduğunu ve iyileştirmeler yapılması gerektiğini vurguladı. Aralık ayı enflasyon oranının %2,93 ve yıllık enflasyonun %64,77 olarak açıklandığı bu dönemde, en düşük kamu görevlisi maaşının 30 bin 910 TL, emeklisi maaşının ise 14 bin 700 TL olacağını belirtti.
Asgari ücretin 11 bin 402 TL’den 17 bin 2 TL’ye yükseltilmesi, çalışanların haklı beklentilerinin bir ölçüde karşılandığını gösteriyor. Ancak Yalçın, maaş artışlarının yılda bir kez yapılmasına karşın, giderlerin anlık olarak arttırılmasının çalışanlar üzerindeki baskıyı artırdığına dikkat çekti. Bu durum, gelir ve gider dengesinin korunması açısından önemli bir sorun olarak ortaya çıkıyor.
Gelir vergisi muafiyetlerinin ve damga vergisi oranlarının da bu süreçte ele alınması gereken diğer önemli konular arasında yer alıyor. Gelir vergisi matrahlarının %58,46 oranında artırılması, kamu görevlilerinin yıl ortasından itibaren önemli ölçüde vergi yükü altına girmelerine neden olacak. Yalçın, kamu görevlilerinin gelir vergilerinin %15’e sabitlenmesi gerektiğini, böylece alım güçlerinin korunmasının ve kayıplarının önlenmesinin mümkün olabileceğini savunuyor.
2024 yılı, çalışma hayatında önemli adımların ve reformların atılması gereken bir dönem olarak değerlendiriliyor. Sendikal özgürlüklerin artırılması, Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun evrensel ilkelere uyumlu hale getirilmesi, bu süreçte üzerinde durulması gereken başlıca konulardır.
Yalçın’ın vurguladığı gibi, kamu personel sistemindeki eksikliklerin ve aksaklıkların giderilmesi, günümüz şartlarına uygun hale getirilmesi, kamu hizmetlerinin sürdürülebilirliğinin artırılması ve statü hukukunun güçlendirilmesi, 2024 yılının en önemli hedefleri arasında yer almalıdır.
Bu bağlamda, Memur-Sen’in sesinin sadece bir maaş artış talebi olmadığı, aynı zamanda çalışma hayatının daha adil ve dengeli bir yapıya kavuşması için atılacak adımların bir çağrısı olduğu anlaşılıyor. Bu konular, hem kamu görevlilerinin hem de genel olarak çalışan kesimin refahı açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle, Yalçın’ın dile getirdiği noktalar, sadece ilgili kurumlar tarafından değil, tüm toplum tarafından dikkatle takip edilmesi gereken konular olarak öne çıkıyor.