Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Kongresi’nde, Cemal Can Polat ve Canan Kaftancıoğlu gibi isimlerin desteklediği Kemal Kılıçdaroğlu’nun listesi, Atatürkçü gövdenin desteğini alan Gürsel Tekin’in listesine karşı büyük bir yenilgi aldı.
Bu sonuç, CHP’de değişim ve yenileşme talebinin arttığını ve Kılıçdaroğlu’nun Kasım ayındaki genel kurultayda banko olmadığını gösteriyor. Araştırmacı Yazar Bilal Demir, CHP İstanbul Kongresi’nin sonuçlarını ve siyasi etkilerini değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu’na ‘Çekil Git’ mesajı
Bilal Demir, CHP İstanbul Kongresi’nin sonuçlarının, Kılıçdaroğlu’na açık ve net bir şekilde ‘Çekil Git’ mesajı olduğunu söyledi. Demir, “Evet onca baskıya, onca taarruza ve de mezhep istismarına rağmen Atatürkçü gövde pes etmedi ve Cemal Can Polat ile Canan Kaftancıoğlu gibi bezirganları süpürdü.
Bunun okuması yani İstanbul Kongresi’nin verdiği mesaj; Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘Çekil Git’ denmesi. Kılıçdaroğlu bu mesajı alır mı derseniz, çok zor. Çünkü onun derdi gününü gün etmek ve bir gün daha fazla olsa bile şahsi tatminini sağlamaktır.” dedi.
Genel kurultayda sürpriz olabilir
Demir, CHP İstanbul Kongresi’nin genel kurultayı nasıl etkileyeceği sorusuna ise şöyle cevap verdi: “Cemal Can Polat kazansaydı, Kılıçdaroğlu Kasım ayında bankoydu. Ancak artık değil. Zira sadece sayısal olarak değil, İstanbul olayının bir mesajı da olacak ve CHP dünyasını değişim, yenileşme noktasında sorgulamaya itecek.
Bu itibarla artık Kemal Kılıçdaroğlu Kasım’daki kurultayda bile kesin değildir, banko değildir. Kuşkusuz hala en şanslı olandır zira mezhep istismarı arttı. Belediye seçimleri de aday belirleme olayında ona avantaj sağlıyor. Fakat kaybederse çok büyük bir sürpriz görülmez.”
CHP fiili olarak ikiye bölündü
Demir, CHP’nin fiili olarak ikiye bölündüğünü ve partide birlik ve beraberliğin kalmadığını da vurguladı. Demir, “Önemle vurgulanması gereken tespit ise; CHP’nin fiili olarak artık ikiye bölünmesi. Kasım ayında kim kazanırsa kazansın partide birlik bitmiştir. İstanbul Kongre sonucu ile kanıtlandı; Ekrem İmamoğlu bu partide var ve iz bıraktı.
Özetle Kasım ayı sonrası ama özellikle Mart seçimlerinin hemen akabinde CHP altüst olacak. Kemal Kılıçdaroğlu ısrarlı direnişiyle bunun adım adım taşlarını döşüyor, zeminlerini hazırlıyor.” diye konuştu.
Mezhep tüccarlarına tepki
Demir, CHP’deki mezhep tüccarlarının da partiye zarar verdiğini belirtti. Demir, “Cumhuriyet Halk Partili belediyelerdeki mezhep tüccarlarının figüranı olmuş durumda. Oysa Battal İl Gezdi ve Ali Kılıç gibilerin amacı mezhep siyasetiyle bir kere daha belediye başkan adayı olabilmektir. Hülasa, CHP gelecek adına umut vermiyor.
Genel merkezdeki cunta, Tanju Özcan gibi Cumhuriyet Halk Partisi’ni Bolu’da şampiyon yapan bir ismi, sığınmacılara karşı çıktı diye ihraç ederken birkaç sene önce bizzat Kemal Kılıçdaroğlu’nun hırsızlıkla suçladığı Mustafa Sarıgül’ü baş tacı etti.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’nun adaylığı belirsiz
Demir, Ekrem İmamoğlu’nun yeniden aday olup olmayacağı konusunda da şüpheleri olduğunu dile getirdi. Demir, “Bakın önümüzdeki günler ve haftalarda Ekrem İmamoğlu iyi izlenmeli, çünkü aday olmama ihtimali var. İmamoğlu eğer kaybedeceğime emin olursa aday olmayacaktır.
Kazanacağı iktidar tarafından anketlerle tespit edildiğinde de iktidar tarafından yolu kesilecektir. Kısaca İstanbul Belediyesi’ni elde tutmak zor olacak.” dedi.
Akşener’in muhalefeti sabote ettiği iddiası
Demir, son olarak Meral Akşener’in de muhalefete zarar verdiğini iddia etti. Demir, “Tabii işin içinde bir de Meral Akşener gibi dehşet bir faktör var. Bu kadının ne yaptığına akıl sır erdirmek mümkün değildir. İktidara, Tayyip Erdoğan’a tek bir söz etmiyor, akılda kalacak tek bir eleştiri getirmiyor, muhalif bir söylemde bulunmuyor. işi gücü muhalefeti sabote etmekten ibaret.
Mesela Ankara’da Mansur Yavaş’a kaybettirmek için adeta yeminli ya da görevli. İYİ Parti olarak karşısına aday çıkarmakta ısrarlı.” şeklinde konuştu.
BİZİ TWİTTER'DAN TAKİP ET ►►►► https://twitter.com/personelilantc
BİZİ TELEGRAM'DAN TAKİP ET ►►►► https://t.me/personelilan
