Hastane Dışı Kalp Krizleri Üzerinde Analiz Yapıldı: İnsanlar İlk Yardım Konusunda Donanımsız

Araştırmacıların hastane dışı kalp krizleri üzerinde yaptığı analiz sonucunda insanların ilk yardım konusunda donanımsız olduğu ortaya çıktı.

İngiltere’deki Warwick Üniversitesi Klinik Araştırmalar Biriminin yapmış olduğu araştırmada, 2022 yılı için kalp krizi vakalarına ilişkin net rakamlar ortaya çıktı. Sonuca göre, hayatta kalma oranları düşük kalıyor; hastaların yaklaşık %8’i, kalp durmasından sonra 30 güne kadar hayatta kalıyor. Ambulans servisi, İngiltere’de hastane dışında kalp krizi geçiren yaklaşık 35.000 hastaya resüsitasyon gerçekleştirdi. Kalp krizlerinin üçte ikisinin erkeklerde meydana geldiği ve yaklaşık %80’i hastanın olağan ikametgahında gerçekleştiği tespit edildi. Hastaların dörtte birinin hastaneye vardıklarında kalplerinin yeniden çalıştığı tespit edildi. 12 hastadan 1’inden azı 30 güne kadar hayatta kaldı. Bu durum, 2021 yılına göre hafif bir düşüş olarak kaydedildi. Halk, vakaların %70’inden fazlasında kardiyopulmoner resüsitasyon (CPR) gerçekleştirdi ancak vakaların %10’undan azında halka açık bir defibrilatör kullandı. Her iki rakam da 2021’e göre bir artışı gösteriyor. Söz konusu bulgular, Warwick Üniversitesi Klinik Araştırmalar Birimi merkezli Hastane Dışı Kardiyak Arrest Sonuçları (OHCAO) Kayıt Defteri tarafından, tüm İngiliz bölgesel ambulans hizmetleri tarafından sunulan veriler kullanılarak yayınlanmaktadır. Amacı, hastane dışı kalp durması sonuçlarını iyileştirmeye yönelik Birleşik Krallık girişimlerini desteklemek için yüksek kaliteli verileri toplamak ve özetlemektir.

Warwick Tıp Fakültesi Klinik Öğretim Görevlisi ve OHCAO kaydının baş araştırmacısı Dr. Christopher Smith şu açıklamayı kaydetti; “OHCAO kaydındaki rakamlar bize hastane dışı kalp durmasından hayatta kalma oranının düşük olduğunu gösteriyor; yaklaşık 12’de 1 ile. Hayatta kalan ve hastaneden ayrılan insanlar. Bu rapor, hayatta kalma, CPR ve defibrilatör trendlerine önemli bir ışık tutuyor ve daha fazla hayat kurtarmak için çalışırken veriye dayalı bir yaklaşım uygulamamıza olanak tanıyor. Artık verilerde ortaya çıkan eşitsizlikleri gidermeye, CPR farkındalığını artırmaya ve halka açık defibrilatörün daha geniş çapta kullanılmasını savunmaya odaklanmalıyız.”

“Hastane dışı kalp durmasının ardından hayatta kalma oranı endişe verici derecede düşük”

Sağlıkta İnovasyon Programları Direktörü Judy O’Sullivan şu ifadeleri kullandı; “Birisi kalp krizi geçirdiğinde her saniye hayati öneme sahiptir. Hızlı CPR ve defibrilasyon yaşamla ölüm arasındaki fark olabilir. Bu rakamlar, hastane dışı kalp durmasının ardından endişe verici derecede düşük hayatta kalma oranlarının altını çiziyor ve bir hayat kurtarmaya yardımcı olacak pek çok fırsatın kaçırıldığını gösteriyor. Bunu değiştirmemiz gerekiyor.”