On İkinci Kalkınma Planı’nın Reel Vaatlerini ve Eğitimdeki Adaletsizliği Gündeme Taşıdı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğ Ertuğrul, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yaptığı konuşmada, ülkenin gelişimine yönelik önemli eleştirilerde bulundu. On İkinci Kalkınma Planı’nın geneline bakıldığında, vadettiği yeşil dönüşüm, sürdürülebilir kalkınma, nitelikli büyüme, sağlıklı aile, sağlıklı toplum, nitelikli eğitim ve gelir adaleti gibi ilkelerin büyük önem taşıdığını ifade etti.

Ertuğrul, bu planın vadettiklerinin cumhurbaşkanının kişisel kararlarına dayanan yönetim sistemi sebebiyle gerçekleştirilemeyeceğini belirtti. Kaynakların adil bir şekilde bölüşülmediği, bu sebeple sürdürülebilir kalkınma ve nitelikli büyümenin olanaksız olduğunu vurguladı.

Eğitimde Fırsat Eşitliği

Planın eğitimle ilgili kısmında, bölge ve okullar arasındaki başarı düzeyi farklılıklarının önemini koruduğunu ve öğrenme ortamlarının niteliğinin iyileştirilmesi gerekliliğine değindi. Fakat, iktidarın eğitime ilişkin yıllardır hedeflediği birçok uygulamanın hayata geçirilemediğini, eğitimde fırsat eşitliğinin hâlâ sağlanamadığını eleştirdi.

Ertuğrul, taşımalı eğitim sisteminin, özellikle köylerde, çocukların nitelikli ve eşit eğitim hakkını ellerinden aldığını belirtti. 1989 yılından bu yana kapatılan köy okulları sebebiyle, çocukların uzak okullara taşınmak zorunda kaldığını ve bu durumun özellikle kız çocuklarını olumsuz etkilediğini vurguladı.

Taşımalı Eğitimin Kız Çocuklarına Etkisi

Ertuğrul, taşımalı eğitim sisteminin, pek çok ailenin kız çocuklarını okullara göndermekte tereddüt etmesine neden olduğunu ve bu durumun kız çocuklarının eğitim hayatının dışında kalmalarına, sosyal olarak izole edilmelerine yol açtığını ifade etti.

Kadın İstihdamı ve Kalkınma Planı

Önümüzdeki On İkinci Kalkınma Planı’nın kadın istihdamını artırmayı hedeflediğini belirten Ertuğrul, ancak eğitimdeki adaletsizliklerin bu hedefin gerçekleşmesini zorlaştırdığını dile getirdi.

Milletvekili Eylem Ertuğ Ertuğrul’un bu değerlendirmeleri, ülkenin geleceği için sürdürülebilir ve adil bir kalkınma planının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Eğitimde fırsat eşitliği ve kadın istihdamının artırılmasının, bu kalkınma planının temel taşlarından olması gerektiğini vurguladı. Konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu;

Bugün görüşmekte olduğumuz On İkinci Kalkınma Planı’nın geneline bakıldığında, vadettiği yeşil dönüşüm, sürdürülebilir kalkınma, nitelikli büyüme, sağlıklı aile, sağlıklı toplum, nitelikli eğitim, gelir adaleti gibi ilkeler çok çok önemlidir. Ancak bütün bir ülkenin yönetimini cumhurbaşkanının kişisel kararlarına devreden bu sistemde sürdürülebilir kalkınma, nitelikli büyüme ve hakça bölüşümün olanaksız olduğu aşikârdır.

Kaynakları kendinden olmayana pay etmeyen, kendinden olana ise yağdıran eşitsiz bir anlayışla sürdürülebilir bir kalkınmadan nasıl söz edilebilir? Bu Plan’ın gerçekçiliğine nasıl inanalım? Plan’ın birinci bölümünde bölgeler ve okullar arasındaki başarı düzeyinin farklılıklarının önemini korumaya devam ettiğine, öğrenme ortamlarının niteliğinin eşitlik ve hakkaniyet çerçevesinde iyileştirilmesi gerekliliğine yer verilmiştir.

İktidarın eğitime ilişkin yıllardır hedefleyip hayata geçiremediği birçok uygulama, On İkinci Kalkınma Planı’nda da yer almıştır. Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması yine hedeflenmiştir. Değerli milletvekilleri, buradan hareketle sizlere kapatılan köy okullarını hatırlatmak istiyorum. Türkiye’de 1989 yılından beri köy okulları kapatılmakta ve milyonlarca köy öğrencisi yıllardır uzaktaki okullara taşınmaktadır.

Köy okullarının kapatılmasıyla yerinde eğitim imkânı da ortadan kalkmaktadır. Adına “taşımalı sistem” denilen bu uygulamada bazı çocuklar daha güneş doğmadan evlerinden çıkarken, bazıları saatlerce kendilerini almaya gelecek arabayı beklerken, bazıları aç, yorgun, ürkek yeni sınıflarına uyum sağlamaya çalışırken eğitilmekten vazgeçmektedirler.

Çocukları daha iyi bir eğitime entegre etme amacıyla uygulanmakta olan bu sistem, aradan geçen zamanda çocukları daha iyi okullara kavuşturan değil, büyük oranda nitelikli ve eşit eğitim olanaklarını ellerinden alan bir uygulama hâline gelmiştir. Her sabah kilometrelerce yol giden çocukların hissettiği yorgunluk, taşıma merkezlerindeki sınıfların kalabalıklaşması, öğrencilerin öğretmenleriyle yakın bir ilişki kuramamaları, sosyal olarak da kendilerini dışlanmış hissetmeleri en temelde çocukların nitelikli ve eşit eğitim olanağını ellerinden almaya başlamıştır.

Planın eğitimle ilgili kısmında tüm bireylerin kapsayıcılık ilkesi esasında eğitime eşit şartlarda erişerek ait olduğu aile ve topluma karşı sorumluluk sahibi olarak yetişmelerinin sağlanması hedeflenmiştir ancak en temel hak olan eğitim, bizim ülkemizde sadece belirli bir zümrenin ulaşabildiği bir olgu hâline gelmiştir. Taşımalı eğitimin en büyük zararı ise kız çocuklarına olmaktadır.

Pek çok aile ulaşım şartlarının zorluğu, yolun uzunluğu, velilerin çocuğunun okuluyla bağlantısının olmaması gibi nedenlerle kız çocuklarını okullara göndermekten vazgeçmektedirler. Kız çocukları, sadece birkaç yıl eğitim hayatından sonra eğitim hayatının dışında kalmakta, meslek edinememekte sosyal olarak izole edilmektedir. Bununla beraber, önümüzde bulunan On İkinci Kalkınma Planı aynı zamanda kadın istihdamını arttırmak üzerine teorilerde de bulunmaktadır.

 
BİZİ TWİTTER'DAN TAKİP ET ►►►► https://twitter.com/personelilantc
BİZİ TELEGRAM'DAN TAKİP ET ►►►► https://t.me/personelilan
0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
On İkinci Kalkınma Planı’nın Reel Vaatlerini ve Eğitimdeki Adaletsizliği Gündeme Taşıdı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir